Pek çok iş dönüşü yolculuğumda belirlediğim veya belirlemediğim ansızın rotalara sapar merakımı gideririm. İş giyimi ile şelaleyi görmek için soğuk dereden geçişim bile var. Soğuk derenin suyumu, gürül gürül akan şelalemi hoşuma gitti bilmiyorum ama iş yaşamından çıkarak doğayı hissetmek hafifletici etkisi içinde eve dönmüştüm.
Ankara dönüşüde hiç planlarımda yokken Kızılcahamam tabelasını görüncü bu bölgedeki Bazalt kayalıklar aklım geldi. Hadi neredeymiş şu kayalıkla bakayım dedim. Akşam üstü güneş de batmak üzereyken otobandan saparak daldım Kızılcahamam yoluna.
Çok gitmeden de buldum bu lavların inşa ettiği kayadan sutünları…Yeryüzü kitlesinin hareketini görecek kadar uzun yaşamıyoruz ama tanık olmak enfes bir tat. Hep yeryüzü küresi hareketi denildiğinde aklıma Datça’nın üst üste binmiş dağlar gelir. Giderseniz denizden karaya doğru nasıl dağların itildiğine ve üst üste bindiğin görebilirsin. Hareketini görmek için ömrümüz çok ama çok kısa..100 yıl atlayarak çeken ve 1 milyon yıl çeken bir fotoğraf makinası olsaydı görebilirdik dağların hareketini.
Bazalt kayalıkların oluşumu ise aşağıdaki şekilde anlatılmış:
Dünya’da pek çok ilginç bazalt sütunu bulunmakta. Bazı örneklerine buradan erişebilirsiniz.
https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_places_with_columnar_jointed_volcanics
Wiki’deki en ilgi çekicilerden bir tanesi: